Evine yapılan baskında polis kurşunuyla öldürülen Dilek Doğan davası da polis saldırılarının hedefi oldu. Bugün görülen ilk duruşmada, polis adliye içinde ve dışında Dilek Doğan için adalet isteyenlere, gaz ve copla saldırdı. Bu sırada haber takibi yapan gazeteciler de saldırıdan nasibini aldı. Öte yandan duruşmaya girmek isteyen avukatların ve seyircilerin, salona girişi polis tarafından “Hakimin talimatı var” denilerek engellendi. Engellemeye itiraz eden avukatlar da polis şiddetinin hedefi olurken, hakimin böyle bir talimat vermediği de ortaya çıktı. Duruşmada ise Doğan ailesi ve avukatlarının tüm taleplerine rağmen sanık polis Y.M tutuklanmadı. Duruşma 20 Nisan tarihine ertelendi.
AVUKATLAR TARTAKLANDI
Sarıyer’deki evine yapılan baskında Polis Y.M’nin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren Dilek Doğan davasının ilk duruşması bugün Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı 12. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşma öncesi adliye çok sayıda TOMA, zırhlı araç ve yüzlerce çevik kuvvet polisiyle ablukaya alındı. Adliyeye girişler için de arama noktaları oluşturuldu. Sabah saatlerinde başlayan duruşma öncesi ilk gerginlik adliye girişinde yaşandı. Aralarında Dilek Doğan’ın yakınlarının da bulunduğu bir grup, içeri girmek istedi. Ancak polis, sadece Doğan’ın ailesinin adliyeye girebileceğini belirterek, izleyicileri içeri almadı. Daha sonra da kitleye, gaz bombaları ve tazyikli suyla saldırdı. Saldırıda Doğan’ın ağabeyi Emrah Doğan’la birlikte 50’yi aşkın kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların gözaltı aracında da darbedildiği öğrenilirken ağabey Doğan bir süre sonra serbest bırakıldı. Öte yandan adliyenin önünde gözaltıların serbest bırakılması için yapılan oturma eylemine de polis müdahale etti. Yapılan gözaltılar sırasında polis basına da saldırdı. Basın kartlarını göstermelerine rağmen polis gazetemiz muhabirleri ile JİNHA, DİHA ve Beyazıt Postası muhabirlerinin görüntü almasını engelledi ve tartaklayarak alandan uzaklaştırmaya çalıştı.
Adliye içindeki tansiyon da dışarıdan farklı olmadı. Polis, izleyicilerin, basının ve Doğan ailesi avukatlarının bir kısmını “Hakimin talimatı var” diyerek duruşma salonuna almak istemedi. İtiraz eden avukatlar coplarla darbedilirken, içeriye girmeyi başarabilen avukatların sorusu üzerine mahkeme başkanı polise böyle bir talimat vermediğini söyledi. Daha sonra dava daha büyük bir salona alındı. Ancak basın, stajyer avukatlar ve vatandaşların girmesi yine engellenince bu kez CHP’li vekillerle ve polis birbirine girdi.
ANNE DOĞAN ‘KATİL’ DİYE BAĞIRDI
Kimlik tespitiyle başlayan duruşmayı Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan, Gülsüm Elvan, HDP milletvekili Hüda Kaya, CHP’li milletvekilleri Selina Doğan, Ali Haydar Doğan, Gamze İlgezdi, Hilmi Yarayıcı, İlhan Cihaner ve Uluslarası Barış Delegasyonundan Ekvadorlu eski bakan Andrade Francisco Velasco, Hatay, Antep, Adana ve Diyarbakır Baro Başkanlarıyla birlikte 300’e yakın avukat izledi. Tutuksuz yargılanan sanık polis Y.M’nin salona girmesiyle Dilek Doğan’ın annesi Aysel Doğan, “Katil, katil” diyerek tepki gösterdi.
GEÇEN YAZ ŞIRNAK’TA GÖREV YAPMIŞ
Duruşmada savunma veren sanık polis Y.M, 2015 yazında Şırnak’ta özel harekat polisi olarak görev yaptığını söyledi. Sayısız operasyonda bulunmasına rağmen kimseyi öldürmediğini iddia eden Y.M’nin, “26 yıldır polis memuruyum emekliliğime bu kadar az kalmışken bunu yapmam. 26 yıllık meslek ve operasyon hayatımda kimse bana ‘galoş giy’ demedi” dedi.
Savunmasının devamında Doğan’ın arbede sırasında vurulduğu iddiasını yineleyen Y.M, operasyon ekibi olarak içeriye girdiklerinde Dilek Doğan’ın “Galoş giyin” dediğini, bunun üzerine kendisinin arama ekibine giydireceği yanıtını verdiğini, genel aramanın ardından özel arama için ekiplerin içeriye girdiği sırada Dilek Doğan’in yeniden “Galoş giyin” demesi üzerine “Ben sana insan gibi söyledim neden anlamadın” dediğini söyledi. Ağabey Mehmet Doğan’ın olay öncesinde kendisine sürekli hakaret ettiğini de ileri süren Y.M, “Beni çekiştirmeye başladılar. Mehmet Doğan hemen önümdeydi. Anne ve babası da hemen onun arkasındaydı. Ellerini uzatarak çekiştiriyorladı. Ben de silahımı kaptırmamak için son bir hamle yaptım. Bu sırada silah patladı. İlk anda kurşunun benim silahımdan çıktığını da anlamadım” diye konuştu. Olayın ardından Doğan’ı hastaneye götürmek için uğraştığını ancak ailenin kendisini dinlemediğini de iddia eden Y.M, “O arada ticari ve sivil araç yanaştı, ben de ekibimi alarak olay yerini terk ettim” dedi. Sanığın bu sözleri üzerine salondan ‘Yalan söylüyorsun geri çekilmedin’ sesleri yükseldi.
TUTANAĞI OKUMADAN İMZALAMIŞ
Y.M’nin ardından duruşmada bir polis de tanık olarak dinlendi. Olay sonrası tutulan tutanakta imzası olan tanık polis, tutanakta yer alan beyanı okumadan imzaladığını itiraf etti. Bunun üzerine Doğan ailesi avukatları tanığın ifadesinin kabul edilmemesini talep etti.
Diyarbakır Baro Başkan vekili Ahmet Özmen de, kamu görevlilerinin işlediği suçlar ve yargı tarafından korunduklarına değindi. Özmen, cezasızlık zırhında yargının günahı çok büyük dedi. Doğan’ın avukatları sanığın “kasten insan öldürmek”ten tutuklanmasını, hazırlık aşamasında toplanamayan delilllerin toplanmasını, olay yerinde keşif yapılmasını, polis teftiş kurumundan yapılan işlemlerin tümünü ve polisin ifadelerini, olay yerinde olan ekibin telsiz konuşmalarını ve olay yerindeki fotoğrafların istenmesini talep etti. Mahkeme olay yeri keşif talebini ve sanığın tutuklanması yönündeki talebi reddederek duruşmayı 20 Nisan tarihine erteledi. Karar salonda tepkiyle karşılandı.
http://www.evrensel.net/
