Din Şûrası ve Sünnice kararları
Eskiden ‘’Diyanet Sünnileştirir, Milli Eğitim Türkleştirir’’di. Şimdi hem Diyanet, hem Milli Eğitim, hem de siyaset Sünnileştiriyor.
Başka ülkelerde dünyevi akıl, 2030’lu yıllarda “gezegenlerarası” insan yolcuğu yapmak amacıyla, uzay kapsülü Orion’u Mars’a gönderdiği saatlerde, AKP’nin uhrevi aklı “hoş geldin dindar nesil şûraları” düzenliyor.
Şark usulü kurnazlıklar ve dinle aldatmanın prim yaptığı Türkiye’den seslenen Cumhurbaş(ba)kanıRTE’nin “dindar nesil” hedefine, çocukların “anaokulundan başlayarak yeni hayat tarzı”yla yetiştirilmesi arzusuna, okulları mescitleştirip çocukları ümmetleştiren mezhepçi eğitim kararlarıyla merhem olan 19. “Milli Eğitim Şûrası” tamamlandı!
Artık çocukken “astronot” olma hayaliniz, “dindar nesil yetiştireceğiz” dayatması üzerine“imamlaşmanızla” son buluyor.
İbretlik, hukuk, hak tanımaz ve eşitlik karşıtı bir “Sünnilik Şûrası!”
AİHM 2007 ve 2014 yılında zorunlu Din Eğitimi ile ilgili üst üste Türkiye aleyhine verdiği kararları yok sayan bir “Sünnilik Şûrası.”
Alevi öğrencilerden zorla “kelime-i şahadet getirmelerini” isteyen din derslerine göz yuman MEB!
Hükümet tarafından sahte ve tuzak dolu bir Alevi açılımı ile aldatıldığımızın en somut kanıtı“Sünnileştirilmiş Eğitim Şûrası kararlarıdır” dersek, kesinlikle abartmış olmayız.
Türkiye dizi, magazin programı izlerken, sahicilikten uzak sahte “açılım” gündemlerine ve iktidarın hipnozuyla derin uykuya teslim olmuşken, “Din Eğitim Şûrası” toplumsal aptallaştırılmamız ve çocuklarımızın imamlaşması için kararlar aldı.
19. “Din Eğitim Şûrası” kararları toplumsal dindarlaştırma ve aptallaştırma eğitimiyle her yaşa ve derse derinden ve uhrevi şekilde nüfus ederek, mezhepçi bölünmeyi ve kutuplaştırmayı daha da yaygınlaştıracak.
Dün, 4+4+4 uygulamasıyla eğitimin dinselleştirilmesi, seçmeli din dersleri, Kuran-ı Kerim, Siyer-i Nebi, Hz. Muhammed’in Hayatı gibi dersleri, ilköğretim dahil tüm okullarda başörtüsünün önünün açılmasını gündeme getiren yandaş Eğitim Bir Sen’in önerileri AKP hükümetince tek tek uygulamaya konulmuştu.
Bugün de o yandaş Eğitim-Bir-Sen yeni önerileri, AKP ve Diyanet İşleri Başkanlığı işbirliğiyle “Din Eğitim Şûrası”nda tek tek karara bağlandı.
Buna göre:
1. Zorunlu Din Dersi ilkokul 1. 2. ve 3. sınıfa kadar indirilecek.
2. Liselerde haftada 1 saat olan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi 2 saate çıkacak.
3. Osmanlı Türkçesi, imam hatip liseleri ve sosyal bilimler liselerinde zorunlu, diğer liselerde ise seçmeli olacak.
4. Anadolu Turizm ve Otelcilik Meslek Liselerinde ‘’Alkollü İçki ve Kokteyl Hazırlama’’ dersi ve stajı kaldırılacak.
5. Din derslerine yer açmak için İnsan Hakları, Yurttaşlık ve Demokrasi gibi dersler, haftalık ders çizelgesinden çıkarılacak.
6. Kız ve erkek çocukların okullarını ayırmak “Karma eğitime son verme” talebi gündeme sokuldu.
7. “Değerler eğitimi” adı altında Anaokullarında Kuran-ı Kerim, Siyer-i Nebi ve İlahilerin öğrenilmesinin önü açıldı.
8. Öğrencilerin demokratik haklarını ifade etmesini engellenmek için, okullar adeta cezaevine dönüştürülecek. “Detektörlü aramalar, polis desteğinin alınması, okullara kamera ve turnikelerin yerleştirilmesi, tuvaletlere duman sensörü takılması” gündemde.
Özetle çocuklar artık “A” harfini öğrenemeden “Bismillahi Allahu Ekber” demeyi öğrenip kendilerini yer tanrısı yerine koyanların ermine biat eden topluluk olarak, her sabah çantalarına tespih, Kuran, seccade koyarak, erkekler başına takkesini, kızlar başörtüsünü takarak mescitleşen okullarına, namazlaşan derslerine girecekler.
Bu gerici eğitime karşı; laik, bilimsel, eşit ve parasız eğitim hakkı için sadece Alevilerin ve Eğitim Sen gibi kurumların mücadele vermesi yetmiyor. Topluma yönelik gerici saldırı ancak, toplumsal muhalefetin birleşik mücadelesiyle mümkündür. Başka bir çare de görünmüyor.
