Faturayı kim ödemek ister?
İktidarın kafası tüccar, dili mezhepçi, ruhu küfürbaz, eli sopalı olunca; kötülüğü ve vicdansızlığı örgütler. Faturayı ise halka keser, bedel ödetir.
AKP’nin kestiği tüm faturalar adaletsiz, vicdansız, hukuk dışı, hileli, sahte ve bedeli ağır. Gezi Direnişi’nin özgürlük, laiklik, hak talepleri ve totalitarizme biat etmeyen itirazları, TOMA devletinin yasakları ve terörü ile bastırılır.
Binlerce gözaltı, yüzlerce yaralı, Gezi’nin öldürülmüş güleryüzlü çocukları canlarıyla ödediler kesilen faturayı.
Ölülerimizin yeri belli: Kalplerimizde gömülü. Katiller ise “kayıp” ya da öldürmeyi “darbe girişiminde bulundular” diye savunuyorlar. Dün Gezi direnişçilerine “geçmişini s.ker atarım onların” diyenler, 14 yaşında polisin öldürdüğü Berkin’e “terörist” diyenler, çocuğu öldürülmüş annesini bindirilmiş kıtalarına yuhalatanlar, rüşvet ve yolsuzluk suçlamasından geçmişlerinin ve geleceklerinin pisliğinin faturasını ödedi mi?
HİLEKAR VE MEZHEPÇİ FATURA
Mezhepçi rejimin gider faturası yüksek. Aleviler, Ateistler, Hıristiyanlar, Museviler, solcular ödesin isteniyor. “Vatandaşlık esasına göre” toplanan vergilerimiz, Sünnilik esasına göre harcanıyor. Devlet dinini finanse ediyor. 150 bin imamlı diyaneti, zorunlu ya da seçmeli din dersleri vs.. Sünnilik üzerinden inşa edilen tek parti ve tek adam rejiminin faturası zorla halka ödetiliyor. Mezhepçi fatura şok edici miktarda; 20 milyar dolar! Haram edilmiş parayla dinbazlık düzeni ancak böyle kuruluyor.
Halkın vergisiyle oluşan kamu bütçesi, yandaşlara ve İslami şirketlere peşkeş çekilir. Zira “Yeni Türkiye” yolsuzluk ve rüşvet düzenidir. Hırsızlık düzeninin önünü açmak ve hukuksal kılıf hazırlamak için Kamu İhale Kanunu 164 kez değiştirilir.
Kentlerin ve doğanın sömürüsü ve yandaş müteahhit için İmar Kanunu delik deşik edilir. Recep Amca’nın payına ise yırtık ayakkabı düşer. Ali İsmail’in başına öldürücü tekmeler… Bilal’in payına sıfırlanması mümkün olmayan paralar…
Bakanlarına çikolata kutularına dizilmiş dolarcıklar, kollarına 700 Bin TL’lik saat, ayakkabı kutusuna istiflenmiş Avrolar düşer.
Seçilmiş Sultan’ın payına ise tek adam olmak.
MEDYA FATURASI
Yolsuzlukların üstünü örtmek lazım. Yandaş medyanın yüksek maaşlı emre itaat kalemşorları, medyanın zırhlı ve kefen giymiş birlikleri hırsızlığı aklıyor ve masum gösteriyor. Her biri Saray’ın suflörlüğünde farklı gazetelerde aynı şeyi yazıp, farklı TV’lerde aynı cümlelerle konuşan papağanlara dönüşüyor. Maaşları ise halkın sırtına biniyor.
AÇILIM VE SAVAŞ FATURASI
Tüm sahte açılımlarla ötekilerin eşit yurttaşlık ve eşit haklar talebinin üstü örtülüyor. Sınırın ötesinde ve berisinde emperyalist ve cihatçı çetelerin işgaline koltuk değneği olan AKP’nin yarattığı savaş ortaklığı tahribatının bedeli ve faturasını Ortadoğu halklarıyla beraber ödüyoruz. 2015 genel seçimlerinde elini güçlendirecek “açılım” ve “müzakere” oyalamalarıyla istismarın ek faturasını ödememizi istiyor.
AKP faturaları kirli ve ölümcül! Kadın üzerinden yarattığı dinci baskılar sonucu, kadın cinayetleri yüzde 1400 arttı, işçi katliamları ise “iş kazası” ile örtülemeyecek boyuta ulaşarak, güvencesiz ve işçi güvenliğinden yoksun sömürü adreslerinde 14 bin işçi katledildi. Roboski’de ekmeğe koşan çocukların ödediği fatura 34 can!
HAZİRAN FATURASI
2015 yılında faturayı ödeme sırası AKP’de. Birleşik Haziran Hareketi haksız, vicdansız ve hukuk dışı kesilmiş tüm faturaları elinin tersiyle geri çevirmek için, AKP’ce düzenlenmiş totaliter ve mezhepçi faturaların hesabını sormak için “Barikat Kardeşliği” ile mücadele ortaklığını toplumsallaştırmak istiyor. İlk fatura için ilk barikatını kuruyor. “Gericiliğe karşı laiklik için ayaktayız!”
Şimdi seni barikat kardeşliğine davet ediyorlar!
Fatura kesme sırası sende?
Davetlerini kabulünüz bekleniyor.
