Türkiyeden Haberler

PSAKD, Diyarbakır’da Aşure Etkinliği Düzenledi

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Diyarbakır Şubesi’nin Muharrem ayının sona ermesi nedeniyle düzenlediği aşure dağıtım programında konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak, Kerbela’nın zalimlerin oluşturduğu bir katliam olduğu kadar aynı zamanda zulme karşı verilen bir direniş olduğunu belirtti.

Hz. Hüseyin ile birlikte 72 Can’ın Kerbela’da katledilmesinin yıldönümü nedeniyle Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Diyarbakır Şubesi tarafından cemevinde aşure etkinliği düzenlendi.Çok sayıda yurttaşın katıldığı etkinliğe Alevi dedeleri Musa Karkın ve Hidayet Ulugerçek, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak, HDP Eşgenel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Bağlar Belediyesi Eşbaşkanı Birsen Akat Ata, Almanya Ezidi Dernekleri Federasyonu yöneticilerinden Nedim Erkiş, DİAYDER yöneticileri, DTK İnanç Komisyonu üyeleri, CHP Diyarbakır İl Başkanı Muzaffer Sayın ile çok sayıda yurttaş katıldı.

‘Muaviye soylulara karşı mazlumların dayanışması sürmeli’

Etkinlik PSAKD Diyarbakır Şube Başkanı Av. Cafer Koluman’ın açılış konuşması ile başladı. Kobanê’de katledilen Kürtler, Ermenek’te hayatını kaybeden maden işçileri, Lazkiye ve Humus’ta katledilen Aleviler ile Şengal’de katliamdan geçirilen Ezidîleri anarak konuşmasına başlayan Koluman, bugün Yezid ve Muaviye zulmünün ve Kerbela’nın farklı şekillerde sürdüğünü söyledi. Koluman, Muaviye soyundan olduğunu belirttiği IŞİD çetelerinin zulmü devam ederken, mazlumların dayanışmasının da sürmesi gerektiğinin altını çizdi.

Davutoğlu’nun söylemleri asimilasyon farklı bir versiyonu

Koluman, AKP hükümetinin Alevileri asimile etmeye dönük politikaları üzerinde de durdu. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Alevilerin duyguları ile adete alay ettiğini dile getiren Koluman, Hac-ı Bektaş’ta katıldığı programda sarf ettiği söylemlerin de Aleviler üzerindeki asimilasyon politikasının farklı bir versiyonu olduğunu söyledi. Sözlerinin devamında zorunlu din derslerinin sürmesi, cem evlerinin statüsünün kabul edilmemesi, Diyanet’in Şeyhül İslam fetvasına uyar gibi asimilasyon politikalarına devam etmesinin hak ihlali olduğunu belirten Koluman, “Tüm bunlara karşı Hz. Hüseyin’in direnişini sergilemek lazım. Hüseyin’in ruhunu esas almak birlikte hareket etmek önemlidir. Yaşasın halkların kardeşliği, yaşasın mazlumların dayanışması” diye konuştu.

Beştaş: Direnişlerin başarıya ulaşması yakındır

Türkiye Cumhuriyeti tarihi ile yaşıt bir mezhepçiliğin olageldiğini dile getiren HDP Eşgenel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş ise, AKP döneminde bunun artık farklı bir biçimde üstü örtülü, gizli bir şekilde yapıldığını ifade etti. Türkiye’de eşitliğin ancak bütün dil, din, inanç, mezhep ve kimliklerin yan yana durması ile sağlanabileceğini vurgulayan Beştaş, “Baskının, zulmün olduğu her yerde direnişte olmuştur. Bugün de Aleviler ve Kürtler bu direnişlerini başarıya ulaştırmaya yakındır” dedi.

Kışanak: Hüseyini gelenek 1400 yıldır devam ediyor

Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Gültan Kışanak da Kerbela’nın tarihte kalmasını istediklerini fakat ne yazık ki hala Kerbelaların yaşanmaya devam ettiğine işaret ederek, “Kerbalanın kendisi zalimlerin yarattığı bir katliam olduğu kadar, zulme karşı verilen bir direniştir. Hüseyini gelenek, yani zalime karşı boyun eğmeyen, başkaldıran Hüseyini gelenek 1400 yıldır devam ediyor” dedi. Hz. Hüseyin’in Kerbela’ya giderken, “Biliyorum şehit olacağım ama geri durursam kimse bundan sonra zalimlere baş gösterme cesareti gösteremez” dediğini ifade eden Kışanak, “Bu umudu yitirmemek için kendisi ve beraberindekileri adadı. Bugün aynı gelenek Kobanê’de devam ediyor. Zalimlere karşı mazlumlar, topraklarını, onurlarını, namuslarını korumak için fedaice bir direniş sergiliyor. Eğer geleceği umut ile bakabiliyorsak işte bu direniş sayesindedir” diye konuştu. Kışanak, “Kobani zalimlere karşı direnişin bir umudu oldu. Önünde durulamaz denilen IŞİD’e karşı genç kadınlar, genç erkekler bedenlerini siper etti. Herkes bugün anladı ki zulmü durdurmak mümkündür. Zulme karşı direnme cesareti gösterirsek, yan yana durursak bunu başarmak mümkündür” diye konuştu. Türkiye’de siyasetin sahte ve iki yüzlü yapıldığını vurgulayan Kışanak, “Bir taraftan IŞİD’i desteklemek diğer taraftan Alevi açılımından söz etmeye kimse inanmayacaktır” şeklinde konuştu.

‘Amed, özgürlüklerin ve inançların sembolü olmalı’

Kışanak, konuşmasının devamında Amed’in herkesin inancını özgürce yaşayabildiği özgürlükler kenti olarak örnek olduğunu da ifade etti. “Kobanê nasıl direnişin sembolü olduysa Amed de özgürlüklerin, inançların sembolü olmalıdır” diyen Kışanak, kentlerindeki cemevinin önemi üzerinde durdu.

Alevi dedeler gülbang okudu

Yapılan konuşmaların ardından Alevi dedeleri Musa Karkın ve Hidayet Ulugerçek, gülbang okudu. Gülbang okunması öncesi ve sonrasında saygı duruşunda bulunuldu.

Hemen ardından ise cemevine bağlı semah ekibi tarafından çalınan deyişler eşliğinde cemevi önünde semah dönüldü. Kimi izleyicilerin gözyaşı döktüğü görülen semah dönülmesi sonrası tüm herkese kazanlarla pişirilen aşure ikram edildi.

http://www.yuksekovahaber.com/

 

Benzer Haberler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyiciyi devre dışı bırakarak bizi desteklemeyi düşünün