Türkiyeden Haberler

Din dersi kitaplarında Alevilere ayrımcılık sürüyor

Yeni eğitim döneminin “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi” kitaplarında yine tartışmalı ifadeler var. Alevilik “gelenek” olarak gösteriliyor, Hristiyanlık ve Yahudilik toplam 3,5 sayfada anlatılıp Hristiyan misyonerler ‘istismarcı’ olarak gösteriliyor.

Serdar Korucu’nun Radikal’de yer alan haberine göre 2015-2016 eğitim-öğretim yılının “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi” kitapları geçen seneki ayrımcılığını bu yıl da sürdürüyor.

Sünni İslam inancı ağırlıklı olarak hazırlanan kitaplarda yine tartışmalı ifadeler bulunuyor. Alevilik “gelenek” olarak gösteriliyor, Hristiyanlık ve Yahudilik toplam 3,5 sayfada anlatılıp inancını yaymak isteyen Hristiyan misyonerlerden ‘istismarcı’ olarak söz ediliyor.

Öğrenciler Türkiye ’de eğitim sistemi içinde “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi” dersi ile ilk kez 4. sınıfta tanışıyor. Milli Eğitim Bakanlığı ’nın kitabı üzerinde bir papatyanın olduğu kapakla öğrencileri karşıladıktan sonra onlara ilk dini yapıyı gösteriyor: Hat sanatının önemli eserlerine ev sahipliği yapan Edirne’deki Eski Cami…

Her ne kadar kitabın adı “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi” olsa da kitap başlangıcındaki gibi sadece İslam’a odaklanıyor, “dinimiz” diyerek anlatmaya başlıyor. Kitap, Kur’an’dan ayetlere yer verirken, kelime-i tevhit ve kelime-i şehadeti de öğretiyor.

Öğrenciler başka dinlerin varlığını ise üçüncü ünitenin sonunda, 71. sayfadaki bir paragraf ile öğreniyor. Ama buradaki anlatım da tamamen İslami yorumla oluyor.

ALEVİLİK-BEKTAŞİLİK ‘SADECE GELENEK’MİŞ

5. sınıftaysa öğrenciler üç din için de büyük önemi olan Hz. İbrahim’i öğrenmeye başlıyor. Yahudilik ya da Hristiyanlığa hiç değinilmeden sadece İslam üzerinden… “Allah’ı arayan insan” bölümünde Hz. İbrahim’in hayatı için Kur’an-ı Kerim’den Enbiya ve Bakara surelerinden alıntılar yapılıyor.

Kitapla öğrenciler ibadet olarak sadece namaz, oruç, hac ve zekatı öğrenirken dua bölümünde ilk kez Alevilik ve Bektaşilik ile karşılaşıyor. Ancak bu karşılaşma tanışmaya geçmiyor. Çünkü sadece iki cümlede geçiyor. Onda da “Alevi-Bektaşi geleneği” diye ifade ediliyor.

6. sınıfta Alevilik ve Bektaşilikten bahsedilmese de kutsal kitapların tahrifi tartışması ele alınıyor. Öğrencilere Tevrat, Zebur ve İncil’in de Allah tarafından gönderildiği öğretilse de sadece Kuran-ı Kerim’in değişikliğe uğramayan tek kutsal kitap olduğu vurgulanıyor.

5. sınıfta “gelenek” denilen Alevilik ve Bektaşilik için geniş bilgi ise 7. Sınıfta aktarılıyor. Kitap Alevilik din mi değil mi tartışmasına kendince son noktayı koyuyor. “Çağımızda İtikadi İslam Mezhepleri” kitabından yaptığı alıntı ile Aleviliği “Hz. Ali’yi seven, sayan ve ona taraftar olan kişiye Alevi denir” diye tanımladıktan sonra, açıkça bu inancı İslam’ın içine yerleştiriyor. Bektaşilik ise “Hacı Bektaş Veli’ye bağlı olan ve onun yolundan gidenlerin oluşturduğu düşüncenin adıdır” olarak açıklanıyor.

Kitapta cemevleri için yine “ibadethane” tanımı kullanılmıyor.

8. sınıfın kitabında ilk kez Hinduizm, Budizm, Yahudilik ve Hristiyanlık ile ilgili bir bölüm ayrılıyor. Yahudilik 1,5 sayfada, Hristiyanlık ise 1 sayfada anlatılıyor!

Bir sene sonra bir sayfa ile anlatılacak olan Ateizm içinse bu sene de tartışmalı ifadeler kullanılıyor. 9. sınıf öğrencilerine Ateizm tanımı Tanrı’nın varlığı üzerinden anlatılıyor, Ateistlerin “Tanrı yokmuş gibi davrandıkları” savunuluyor:

Ateist bir kişinin, Tanrısız bir dünya, Tanrısız bir yaşam tarzı kurmayı hedeflediği öne sürülen kitapta, Ateistler için “Tanrı hakkında hiçbir şey düşünmemeye ve kendini dinden ve ibadetlerden uzak tutmaya çalışır” deniliyor.

http://www.taraf.com.tr/

Benzer Haberler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Bu Haberde Dikkatinizi Çekebilir!
Kapalı
Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyiciyi devre dışı bırakarak bizi desteklemeyi düşünün